Demokrasi, Fikir Ve Söz Özgürlüğü ve Birleşmiş Milletlerin İnsan Hakları Beyannamesi

19 Ocak 2015 •
Demokrasi, fikir ve söz özgürlüğü ve Birleşmiş Milletlerin İnsan Hakları Beyannamesi
Bu beyanname tüm bu konularda, bugünkü pratikte de görüldüğü gibi-emperyalistler tarafından kullanılan- zaaflar taşımaktadır.
Bu zaaflara beyannamenin tartışıldığı dönemde SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı tarafından şerh düşülmüştür.

  1. Demokrasi konusu;
    ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp bu konuda demokrasinin herkese sunulmasını talep etmiştir.
    SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı ise faşistlerin, Nazilerin demokrasi düşmanı olduklarını ve demokrasinin imkânlarının onlara sunulamayacağını, çünkü onların o imkânları demokrasiyi yıkmak için kullanacaklarını ortaya koymuştur. SSCB ve başını çektiği kampın önerisi kabul edilmemiştir.
    ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp demokrasinin halk tarafından pratik olarak uygulanması için gerekli olan onların iş ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi, onlara demokrasiyi uygulayacak maddi, kültürel ve zaman alanlarında imkânlar sunulması gerekliliği konusunu devreye sokmamıştır.
    SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı ise demokrasinin halk tarafından pratik olarak uygulanması için gerekli olan onların iş ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi, onlara demokrasiyi pratik olarak uygulayacak maddi, kültürel ve zaman alanlarında imkânlar sunulması gerektiğini ortaya koymuştur. SSCB ve başını çektiği kampın önerisini kabul edilmemiştir.
    Demokrasi, demokrasinin düşmanlarına hak tanıma siyaseti değildir. Demokrasi demokrasinin düşmanlarına karşı savaş siyasetidir!
    Demokrasi boş bir gevezelik değildir. Demokrasi halkın siyasete aktif katılımı için gerekli olan maddi, kültürel ve zamanla ilgili imkânların yaratılması ve bu imkânların onlar tarafından kullanılması siyasetidir!

  2. Fikir ve söz özgürlüğü; ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp bu konuda fikir ve söz özgürlüğünün herkese sunulmasını talep etmiştir.
    SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı ise faşistlerin, Nazilerin fikir ve söz özgürlüğünün düşmanı olduklarını ve fikir ve söz özgürlüğünün imkânlarının onlara sunulamayacağını, çünkü onların o imkânları fikir ve söz özgürlüğünü yok etmek, demokrasiyi yıkmak için kullanacaklarını ortaya koymuştur. SSCB ve başını çektiği kampın önerisi kabul edilmemiştir.
    ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp fikir ve söz özgürlüğünün halk tarafından pratik olarak uygulanması için gerekli olan kağıt, baskı imkanları, binalar, radyo, telgraf, (televizyon), vb., ve bunların özgürce kullanılabilmesi imkanlarının halka sunulması gerekliliği konusunu devreye sokmamıştır.
    SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı ise fikir ve söz özgürlüğünün halk tarafından pratik olarak uygulanması için gerekli olan kâğıt, baskı imkânları, binalar, radyo, telgraf, (televizyon), vb., ve bunların özgürce kullanılabilmesi imkanlarının halka sunulması gerekliliğini ve bunların halka sağlanmasını önermiştir. SSCB ve başını çektiği kampın önerisi kabul edilmemiştir.
    Fikir ve söz özgürlüğü, Fikir ve söz özgürlüğünün, demokrasinin düşmanlarına hak tanıma siyaseti değildir. Fikir ve söz özgürlüğü Fikir ve söz özgürlüğünün, demokrasinin düşmanlarına karşı savaş siyasetidir!
    Fikir ve söz özgürlüğü boş bir gevezelik değildir. Fikir ve söz özgürlüğü halkın siyasete aktif katılımı için gerekli olan maddi, kültürel ve zamanla ilgili imkânların yaratılması ve bu imkânların onlar tarafından kullanılması siyasetidir! (Aynı konumlar toplantı özgürlüğü için de geçerlidir.)

  3. Kanun ve beyanname SSCB’nin başını çektiği anti-emperyalist, demokrasi ve barış kampı yukarıda değinilen hususlardaki zaaflara rağmen BM İnsan Hakları Beyannamesinin tüm üye ülkelerin yasalarında yasal olarak kayıt altına alınmasını, tüm bunların BM üyesi tüm ülkeler için yasal birer zorunluluk haline gelmesini önermiştir.
    ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp bunu da ret etmiştir! Üye ülkelere hukuki olarak hiçbir zorunluluk getirmeyen sözde bir kabulün yeterli olduğunu beyan etmiştir.
    SSCB ve başını çektiği kampın önerisi kabul edilmemiştir.

  4. ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kamp Birleşmiş Milletlerin İnsan Hakları Beyannamesini işte bu zaaflar temelinde ve tamamıyla demokrasi, fikir ve söz özgürlüğü ve toplantı özgürlüğü aleyhine sonuçlar elde etmek için kullanmaktadır.
    İnsanlık varılan yerde, mikro çipler üzerinden elde edilebilecek üretimde ve taşımacılıkta otomasyon ve iletişim alanındaki internet sayesinde demokraside, fikri ve söz özgürlüğünde ve toplantı özgürlüğünde muazzam imkânlar elde edebilirdi. Önerdiğimiz internet üzerinden doğrudan demokrasi siyaseti bunu ortaya koymaktadır.
    Bu imkânların elde edilememiş olmasının ve bu imkânların her geçen gün yasaklanıyor olmasının kaynakları, ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği emperyalist kampın daha ikinci Dünya Savaşının hemen sonrasında uyguladığı, demokrasi, fikri ve söz özgürlüğü ve toplantı özgürlüğü alanlarındaki halk düşmanı, insanlık düşmanı, faşizm, Nazizm dostu karşı devrimci siyasetlerinde görülebilmektedir.